Maraş Katliamı Anmaları: Yasın Ötesine Geçip Yüzleşme ve Adalet Arayışı

maraş katliamı
Maraş Katliamı

Maraş Katliamı Anmaları: Yasın Ötesine Geçip Yüzleşme ve Adalet Arayışı

Maraş Katliamı’nın yıl dönümünde Hacı Bektaş Cemevi’nde düzenlenen anma etkinliğinde, tarihçi yazar Erdoğan Aydın ve Prof. Dr. Şükrü Aslan, Türkiye’de geçmişle yüzleşme ve katliamların anılma biçimlerine dair önemli mesajlar verdiler. Etkinlikte, “Anmalarımızı ağlama duvarı olmaktan çıkarmalıyız” vurgusu, anma pratiklerinin yalnızca yas tutmaktan ibaret kalmaması, aynı zamanda toplumsal hafızayı güçlendirme, hesap sorma ve geleceğe yönelik bir bilinç oluşturma işlevini taşıması gerektiğini ifade ediyor.

Etkinliğin Öne Çıkan Mesajları:

  1. Geçmişle Yüzleşmenin Önemi:
    • Erdoğan Aydın ve Şükrü Aslan, Maraş Katliamı gibi olayların yalnızca belirli kesimlerin değil, tüm toplumun yüzleşmesi gereken tarihsel travmalar olduğunun altını çizdiler.
    • Bu tür yüzleşmelerin, benzer olayların tekrar etmemesi için kolektif bir hafızanın inşasında kritik olduğu vurgulandı.
  2. Anma Pratiklerinin Dönüşümü:
    • “Anmalarımızı ağlama duvarı olmaktan çıkarmalıyız” ifadesi, anmaların pasif bir yas sürecinden öte, toplumda bir farkındalık yaratma ve adalet arayışını güçlendirme amacı taşıması gerektiğine işaret ediyor.
    • Bu yaklaşım, adalet talebini canlı tutmanın yanı sıra, genç nesillere katliamların gerçek boyutunu aktarma çabasını da içeriyor.
  3. Maraş Katliamı’nın Toplumsal Hafızadaki Yeri:
    • 19-26 Aralık 1978 tarihleri arasında Kahramanmaraş’ta yaşanan katliam, Türkiye’nin Alevi-Sünni gerilimlerinin tarihindeki en kanlı olaylardan biri olarak bilinir. Yüzlerce Alevi yurttaşın yaşamını yitirdiği ve binlercesinin yerinden edildiği bu olay, toplumsal hafızada derin izler bırakmıştır.
    • Ancak, bu tür travmaların Türkiye’de yeterince tartışılmaması, Alevi toplumu ve insan hakları savunucuları için hâlâ büyük bir adalet boşluğu anlamına geliyor.

Ne Yapılmalı?

Bu tür etkinliklerde dile getirilen eleştiriler ve öneriler, geçmişle yüzleşmenin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi, kolektif hafızanın korunması ve yeni katliamların önüne geçilmesi adına önemli. Öneriler arasında:

  • Katliamların toplumsal, hukuki ve siyasal boyutlarıyla ele alınması,
  • Eğitim ve medya aracılığıyla topluma daha geniş bir farkındalık kazandırılması,
  • Adaletin sağlanması için hukuki girişimlerin sürdürülmesi yer alıyor.

Bu anma etkinliği, sadece geçmişi anımsamakla kalmayıp, aynı zamanda daha adil bir gelecek inşa etmek için bir çağrı olarak da değerlendirilebilir.

Bunlar da ilginizi çekebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir